(Saat: 01.00 , olaydan yaklaşık 24 saat sonra )
Pastırma yazının henüz başında güzel bır güne uyandığımı düşünmüştüm ki o heves ve heyecan ile Ofis’e dogru giderken radyoda dinlediklerime inanamadan doğruca gazete sayfalarını çevirdigimde karşılaştım o acı haberle…
Evet , yine sehit haberi , bu sefer 1 deği 2 değil 3 5 10 hic değil…Ne fark eder ki bir şehit haberlerine bile tahamül edemediğimiz şu günlerde tam 26 sehit bir anda , gazetelerın siyah sayfaları ve 26 ocağa düşen o ateş…
Bir tabur asker bir anda , vatan uğruna , bir karış toprağı korumak adına, hain pusuda daha kuzu yaşlarında kefenin o soğuk mahberi ile tanıştılar…
Evet, bizler uyandık ,ama onlar sonsuz uykuya daldılar…
Neler yaşadılar o an ? ellerinde kocaman silahlarla karşılarında ne için savaştığını bilmeyen yok yere birilerinin dolduruşuna gelmiş bir avuç insan topluluğu…Kendilerini, bir milleti temsil ettiklerini iddia eden , dağlarda insandışı yaşayan bir insan topluluğu…
Her tetiğe basışta, bir yürek hopladı, bir can gitti…26’sı şimdi melek oldu yok artık aramızda, 22 ‘si de mücadele ediyor , belki bir bacağı yok, belki kolu koptu, belki komada yoğun bakımda…
İşte bunlar oluyordu Güneydoğu’da sırf bizler uyanalım ve yataklarımızdan kalkıp doğruca koşuşturmacada kaybolalım diye…
Onlar ise bedenlerini kaybettiler…
Bugünüm bunları düşünerek geçti…Ruh gibi öylece…Sonra aldım bohçamı yine aynı terane…
Ama bu sefer elim cebimde sadece yürüdüm sokaklarda, baktım insanlara, vitrinlere dokundum ağlıyorlar mı diye içimin kan ağladığı gibi…
Ateş düştüğü yeri yakıyor tabii ne acı…Bu hepimzin acısı…Bir iki kişinin konuşmalarına kulak misafiri oldum sokakta…
‘’ Evet ya yazık oldu , lanet olsun ‘’ bir iki de küfür sıkıştırdılar araya peki ya sonrası, ‘’ akşam nereye gidiyorsun, şuraya gideceğiz sen de gel’’ ile devam eden cümleler peşi sıra…
Tabii canım, hayat devam ediyor, ölenle ölünmez ya…
Ne de olsa tolere ediyoruz, ama bu sefer edemiyorum ben..Etmek istemiyorum…Unutmak istemiyorum unutturulmaya çalışılsa da, kandırılmaya çalışılsak da…
Taşın altına elimi koymak istiyorum…Ne yapabilirim bir varlik olarak??
Çözümü nedir? E ne yapılmalı ? Şunu biliyorum ki en azından doğru siyaset yapılmalı , anlamlı tek hamle ile 1000 kere düşünüp bir kere konuşulmalı ve ona göre aksiyon alınmalı ,
Hükümetten gelen bir açıklama ile ‘’gak’’ deniyor, dolar düşüyor , ekonomi çöküyor, borsa diplerde şehit haberleri , ‘’ guk’’ deniyor ne olduğu belli olmuyor ama yine canlar yanıyor…
Gündemin çok yoğun olduğu bir ülkede yaşıyoruz…Sürekli bu denli bir değişiklik olabilir mi ??
Ekonomi , zam haberleri , yatırımlar, siyasi partilerin atışması , baş örtüsü , türbanlıymış değilmiş , din istismarllıkları ,seçimler, referandumlar , deniz fenerleri , ergenekon , balyoz , sonrasında da kimin eli kimin cebinde haberleri ve dizi dünyasında kaybolmak ertesi gün Bihter şurda, peki ya Fatmagül’ün suçu neymiş miş??…
Hükümet yetkilileri çıkıp,’’ acımız büyük diyecekler’’ dün dedikleri gibi, yarın da denecek eğer taşın altına ellerini koymazlarsa, bu kangren olmuş yarayı tedavi etmeyip, tuz basacaklarsa…
TV programlarına çıkıp yorum yapan yorumcular da yok mu ?, akşam hepsini otur tek tek dinle , bak bakalım ne diyorlar..Sonuca varılabiliniyor mu ? laf kalabalığı ile biten yorumlaşmacalar…
Televizyonu açıp, birşeyler izlemek mi ? Açıp da ne izleyeceksin…Peki, sırf vakit geçirmek için güzel bir yol haklısınız ama o vakit ömrümüzden geçiyor ki en nefret ettiğim şey oldu artık..’’Vakit geçirmek için’’ öylece boş boş bakmak…Bir an TV olmadığını düşündüğünde sadece o vakit boyunca yatıyorsun veya oturuyorsun bir elinde çay diğerinde kumanda…
Ertesi gün duyuyorsun , sıcak odanda öylece otururken neler yaşandığını…
Olan mehmetlere oluyor bugün olduğu gibi…
Apolitik yetişen bir nesil hazırlanıyor, en azından 80 darbesi ile temelleri atılan bir nesil ki ben de o neslin bir üyesiyim…
Ama artık öyle olmamalı ? Bunu çözümü siyasetse siyasete hazırım , silah alıp dağlara çıkmaksa ona da hazırım…
Bir de şu var ,
Adliye saraylarının büyük olması önemli değil, Adaletin büyük olması önemli bence…
Şehit ailelerin bir bakın profiline, kim bilir ne sıkıntılar yaşamıştır yıllardır , onurlarını korumak için karınlarını doyurmak için, tek devlet kapısı olmuştur askerlik…O da yakmıştır yuvalarındaki fidanı…
Yanlıs politika mı ? yanlıs alınan kararlar mı ? bilinmeyen ilişkiler mi ?
Valla ne derseniz deyin , politik oyunlar her an başımızın ucunda…Samimi olmayan ifadeler her an gazeteleri süslercesine sayfalarda manşetlerde…Farketsek de farketmesek de birileri ceplerini doldurmaya devam edecek ve terör laneti çözüm bulunmadıkça böyle devam edecek…
İçim yanıyor içim kan aglıyor…26 tane daha can gitti…26 yuvaya daha ates düştü…Lanet
olsun düzene, lanet olsun onlara bu gücü verenlere, lanet olsun bölücü düşünenlere, lanet
olsun onlara bu imtiyazı tanıyanlara, lanet olsun o tetikleri cekenlere, lanet olsun kan
dökenlere, lanet olsun bu duruma sevinenlere, lanet olsun yarın yine birşey yapılmayacaksa
lanet olsun…
Sonuna kadar lanet ediyorum ,
‘’TÜRKİYE KAN AĞLIYOR’’ ,